Klasik Türk Sanatları Vakfı

BİR YIL DAHA BİTTİ...

06.06.2010

Klasik Türk Sanatları Vakfı hareketli bir gün daha yaşıyordu.

Neden mi? 2009-2010 Eğitim ve Öğretim yılı son bulmuştu. Yılsonu vakfın sanatkâr adaylarının yıl içinde ürettiği eserlerinin sergilendiği bir bahçe sergisi düzenlendi.

Lakin İstanbul'un nazlı havası azizliğini gösterdi. Hüzünlü gökyüzü gönül dostu sanat yarenlerinin bu buluşmasının ardından üç ay ayrı kalacak olmalarına daha fazla dayanamadı. Başlayan sağanak yağmurun altında vakfın bahçesinde düzenlenen sergi alanı, masalar, şövaleler, vs... düzen ve tertibat yağmurla oyun oynarcasına yerleştirildiği gibi hızla kaldırıldı.

Tabii ki ilk defa düzenlenen bu sergiyi iptal etmek mümkün değildi. Çözüm kısa sürede üretildi. Sanatkârlarımızın eserleri iç mekânlara derslik olarak kullanılan LALE ve GÜL salonlarına, ayriyeten yayın işlerinde ve ebrû sınıfı olarak kullanılan ikinci binamızın koridoruna personelimiz ve sanatkârlarımızın yardımlarıyla yerleştirildi. Aziz İstanbul'un yağmurlu havasına inat gönül dostu, sanat yarenlerimizin muhteşem yürekleri eşliğinde yemekli ikramımızla güzel bir yılsonu sergimiz oldu.

İstanbul'un her daim seyredilmeye lâyık yağmurunun altında sergimize ilgi yoğun idi. Sanat camiâmızdan oldukça değerli hocalarımızında iştirak ettiği sergimizin günü birlik misafiri vardı ki görenleri büyülemeden geri durmuyordu.

'İstanbul ve Erguvan' eserleri gelen ziyaretçilerimize görsel şölen sunmaya vakfımızda devam etti.

Baharın tüm ihtişamını sergileyen asırlardır şiirlere konu olan, şarkıların vazgeçilmez teması, kitapların arasına giren, hikâyenin kahramanlarının birleştiği mekân olarak anılan, açtığı zaman sadece pespembe bir ağaç görüntüsü sergileyen ERGUVAN...

Bahar aylarında boğazda Çıkacağınız bir seyr-û sefada izleyeceğiniz manzara karşısında büyülenmemeniz imkânsız; yalıların arasındaki erguvan ağaçları sizleri sizden alıp bambaşka diyârlara, geri dönmek istemeyeceğiniz mekânlara götürür. İçinde bulunduğunuz hâleti ruhîyenizin de yardımıyla ruhâni bir dinlenme yaşarsınız.

Eğer şairseniz muhakkak bir iki mısra dökülüverir dilinizden, yazar iseniz erguvan ağacı ya konu olur hikâyenize ya da bir şekilde kendisine yer bulur satırlarınız arasında, ressamsanız fırçanız kapılmıştır Çoktan erguvanın şarkısına, yok gönül dostu sanat yareni iseniz sözler kıfayetsizdir artık...

Mübarek kelâmı meşk eden kamış koşmuştur hokkanın yanına; ‘'Ey asırlık arkadaşım varmısın bu yarâdanın yarattığı mucizeyi kağıda aktarmaya' cevap kesin ve nettir,' Ne durursun kadim dostum haydi Çoş!..' Gönül dostunun yüreği coşkuyla kıpırdar, eliyle buluşmuştur kamış ve...

Renklerin levnine biçâre dûÇar olmuş sanatkâr gönlündekini dökmelidir murakkasına . Murakkası nazlı nazlı önündedir. Fırçası, altını, boyaları emrine amade...

Renk renk kâğıtların makasla yıllardır süren ortaklığı kaatı' sanatının inceliği ile şaheserler üretmişti daha erguvanlar solmadan...

Ve sonra;
Sonrası ise; sanatkârlarına seslenen Klasik Türk Sanatları Vakfının İstanbul ve Erguvan Projesinde, sanatseverlere görsel şölen sunulur muhteşem bir sergiyle ve sergi sonrası oluşturulan bir katalokla...

Kimi gönülde; İstanbul'un fethiyle buluştu Erguvan, kimisinde kartpostala yansıdı, kimisinde Erguvana meftundu İstanbul, kimisinde şiir oldu Erguvan;

'Yar lebinde renk alarak açılır,
Raîhası İstanbul'a saçılır,
Sevgiliyle gölgesine kaçılır,
Çiçeği gönle sarar Erguvan.'
Dahasını soruyorsunuz. Haklısınız nice şairin mısralarına yansıyan erguvan buluşmuştu sanatkârın fırçasıyla ahengle bütünleşip ortaya görülmeye değer baktıkça bi daha bi daha bakmak isteyeceğiniz, her defasında farklı diyârlara seyr-û sefa eyleyeceğiniz eserlerdi.

Bu eserler ve yıl içinde vakfımızın sanatkârlarının ürettiği ellerinin emeği, gönüllerinin Çoşkusu, ruhlarının yansıması olan eserler kendilerini izleyen ziyaretçilerin övgü dolu sözleri karşısında güzelliklerine bir o kadar daha güzellik kattılar.

Bizleri Üsküdar gibi Kâbe toprağı sayılan mekânda bulunan bu kurum altında toplayan Klasik Türk Sanatları Vakfı'na, Başkanımız Ahmet Zeki Yavaş Hocamız başta olmak üzere vakfımızın kurucularına, yaşamasını sağlayan personeline, gönül vermiş sanatkârlarına ve de sanatseverlerine pek tabii ki destekleyicilerine sonsuz teşekkürlerimizi arz ederiz.

AYŞE EMİNE SULTAN ÇELİK



Bu Kategoriden...