Klasik Türk Sanatları Vakfı

FUAT BAŞAR'LA

10.07.2010

"Cenâb-ı Hak büyüklenmekten daha küçük bir şey yaratmamıştır."
Fuat Başar ...

Bir talebe düşünün gününün her anını yanında geçirmek isteyen hocası hakkında yüreğinden geçenleri yazıya döksün. Bu fırsatı bana veren Klasik Türk Sanatları Vakfı'na teşekkürü bir borç bilirim.

Çay ve sigara sizin için ne ifâde ediyor deseler bana!.. Fuat Başar derim.

Hocamla sizin için küçük bir söyleşi yaptım sergisinin açılış günü bol fıkralı kıssadan hisseli bir sohbet ...

Hocama "Altın Lâleler" sergisi bir anda nasıl oldu diye sordum; hocam her zamanki gibi mizâhi bir cevapla fikir sordular üstümde kaldı deyip fıkrayla bunu bütünleştirdi.

( Temel 12 kattan düşmüş herkes başına toplanmış oradan geçen Dursunda olay yerine gelip ne oliyi burda demiş Temel'e, Temel'de şaşkın şaşkın cevap vermiş ula penda pilmeyirum yeni Çeldum ) diyerek lâle sergisinin nasıl oluverdiğini anlattı bizlere .

08.07.2010 Perşembe günü Eminönünde Hünkâr Kasrı'nda bir ay boyunca sergilenecek ‘'Altın Lâleler' sergisini İstanbul Valisi ve Ticaret Odası başkanının katılımıyla açılışı yapıldı.

Açılıştan sonra olmazsa olmazı Çayını yudumlarken sorularımı yanıtladı (garsona Çayının bitmesine izin vermesin diye özle bahşiş verdim ) ....

Hocam; siz Tıp okurken ne oldu da biranda karar verip eğitiminizi bırakıp sanata yöneldiniz dememe fırsat vermeden, eğer bir yerdeyseniz siz istediğiniz için değil Rabbim sizi orası için görevlendirdiğinden dolayı oradasınız der ve devam eder önemli olan ayaklarınızın sizi götürdüğü yer değil yüreğiniz nerede olmak istemesi ve sigarasından derin derin Çeker. Birgün ayakla yüreğin farkını herkes anlayacak ama umarım o gün geç olmaz bizler için! dilinden düşüremediği hocası Hamit Bey'den bir sözle devam eder...

Ye yedir, giy giydir, oku okut der ve dalar gider hocam. Dönüşü uzun sürmez bir anda! Erzurum'lunun İstanbul'a ilk gelişidir gezerken Marmara denizini görür ve yüzü düşer keyifsiz keyifsiz yanındakine söylenmeye başlar !

"Ne hayvan otlatacak yermiş ama su basmış der."

Ortam bir anda gülücüklerle doluverir.

Sorduğum her soruya verdiği her cevap biz öğrencileri için bir öğüttü hocamın. Sakın bir ses tonuyla hiç konuşmaya gerek yok. Sizlerden istediğim tek şey bakmakla görmek arasındaki farkı ayırt etmenizdir. Bizim sanatımız adam olma sanatıdır der ve sorma gördüklerini yaz! Deyip söyleşiyi birkaç güzel sözle bitirdi .

Çek kendini aradan Zahir olsun yaradan,
Kara gözüm perde gazelinden:
Kurmuş hakîkat perdesi
Oynatan üstâdı gör !

Hocam engin bir pınar, kime ne verdiğinden ziyade, pınardan bizler ne kadar faydalanabildiğimizin derdine düşmemiz gerekiyor aslında.

Hocamın bu sözünden sonra onun için söylenecek her şeyi kıssadan hisse olarak bana verdi. Üzerimden büyük bir yükü kaldırdı. Bende sizlere son bir öğrenci düşüncesiyle veda etmek istiyorum.

Mevlâm bizlere hocalarımızın yanında olma sansı verdi ve üç günlük dünyada yarın yarın deyip onlardan alacağımız feyzden kendimizi mahrûm etmeyelim ...

Dip not: Çay ve sigara üzerine üç beş dakika Fuat Başar ...

Sabri Kalender



Bu Kategoriden...