Klasik Türk Sanatları Vakfı

Kağıt

30.06.2010

TÂRİF VE TÂRİH:
Arapça'da kırtâs, Farsça'da kâğız, Türkçe'de kâğıd denilen bu kelime, üzerine yazı yazmak veya bir şey sarmak için kullanılan safîhanın umûmî adıdır. Nitekim, bugün kâğıd denilince, yalnız yazı kâğıdı anlamayız. Yerine göre gazete kâğıdı, şekerci kâğıdı, cild kâğıdı... diye ayırt ederiz. Bununla beraber, kâğıdın icâdına başlıca sâikın de yazı yazmak ihtiyacı olduğu şüphesizdir.

"Britanya Ansiklopedisi"nin "paper" maddesinde, kâğıd hakkında şu mâlûmat veriliyor: "Elyaflı maddelerden kâğıd yapmak san'atını, Çinliler pek eski zamanlarda icra etmiş gibi görünür. Muhtelif yazarlar, bu san'atın Çinlilerde, M.Ö. II. asırda mevcûd olduğunu yazmışlardır. Diğer memleketlerde ise, kâğıd ancak M.S. VIII. asrın başında, Semerkand'ı işgâl etmiş olan Araplar, Çinli'lerin bir taarruzuna uğradılar, Arap Vâlisi bu taarruzu püskürttükten sonra, Çinli'leri tâkibederek bâzı kâğıdçılık mütehassıslaını esir etmiş; bunlar da bildiklerini Arab'lara öğretmişler."

"Brockhaus" da şöyle der: " Kâğıd, M.S. 105 yılında "Ts'ailum" tarafından icâdedilmiştir. Kullandığı hammaddeler şunlardı: Ağaç kabuğu, paçavra, kendir ve balık avları... 610 yılında kâğıd Japonya'ya sokulmuştur. Arab'lar kâğıd îmâlini, 751'de Semerkand'da Çin'li harp esirlerinden öğrenmişlerdir. 794'de Bağdad'da devlete âid bir kâğıd fabrikası kurulmuştur. Kâğıdı Avrupa'ya getiren Arablar olmuştur."

 

"Medeniyet-i İslâmiyye Târihi"nde de şöyle deniliyor: "Kâğıd îmâli san'atının yeryüzüne yayılıp gelişmesine vasıta olanlar İslâm'lar idi. Çünkü, Avrupalılar "Ortaçağ'da uyanınca, Şam kâğıdını Arab'larda görerek alıp kullandılar. Kâğıdçılık san'atı, Endülüs yoluyla Avrupa'ya intikal eyledi. Endülüs İspanyollar'a geçince; Şâtıbe, Belensiye (Valencia), Tuleyta (Toledo) da kâğıd fabrikalarını ele geçirdiler ve kâğıdçılık, bunlardan diğer Avrupa kavimlerine geçti."

Yine bu kitapta şu satırları görüyoruz: "Arabların kâğıd yerine en eski kullandıkları şey, Rakk ismiyle bilinen deri idi. Kumaşlar üzerine dahi yazı yazarlardı. Yazı yazmağa elverişli kumaşın en meşhuru Mısır'da dokunun bir nevi' kumaş idi. Buna "kabatî" derlerdi. İslâmiyet'ten evvelki meşhur "Muallakaat-ı Seb'a" işte bu kumaş üzerine yazılmıştı. Rakk veya Kabatî ele geçmezse, o zaman tahta yâhud kemik, testi-Çömlek nev2inden toprak veya taş parçaları,



Bu Kategoriden...