Klasik Türk Sanatları Vakfı

LEYLA TEPECİK İLE SANAT ÜZERİNE SOHBET

21.03.2011

Leyla TEPECİK
Kayseri-Develi doğumlu, evli ve 2 Çocuk annesi.
KTSV- Bilimsel Bitki Çizimi Dersi ve İsmek (İhtisas)- Minyatür öğrencisi,
Bostancı Halk Eğitim Merkezi Tezhip öğretmeni,

- Geleneksel sanatlarla ilk tanışmanız…

1991 yılında Caferağa Medresesinde, Mamure Öz Hanımla ilk derslere başladım. Ertesi yıl hocamın yönlendirmesiyle Topkapı Sarayı’ndaki kurslara ve Sema Nakışhanesine devam ettim. 96–97 döneminde Cahide Keskiner Hoca’yla Çalışma fırsatı buldum.

- Peki, neden sanat? Ya da sanat Leyla Tepecik için neyi ifade ediyor?

Çünkü sanat bana ait bir şey, kendimi ifade edebildiğim özel bir alan. Bence sanat insanı Yaradan’la bütünleştiriyor. İnsanın içindeki yaratıcılığı Çıkarıyor. Sanatla uğraşırken dünyevi ve insani telaşlardan olabildiğince uzaklaştığımı hissediyorum ve bu noktadan sonra manevi hazların boyutu artıyor. Bu açıdan bakınca; sanat benim için insan olma yolundaki yolculuk, bir olgunlaşma ve kendini tamamlama serüveni. Tüm egoları arka plana alıp sadece güzele ve iyiye odaklanmak…

- Peki, siz kendi sanat mesainizi nasıl adlandırıyorsunuz? Sanatı hobi olarak mı yoksa meslek olarak mı görüyorsunuz?

Önceleri bir hobi-merak-dürtü olarak başladı. Ama sanırım yedi senedir meslek… Çocuklarımı büyüttükten sonra yaptığım işi meslek olarak görmeye, bu titizlikle Çalışmaya başladım. Çalışmamım esas nedeni Çocuklarımın, Çalışan ve üreten bir kadın-anne- rol modeli görsünler istedim.

- Annelik sorumluluğundan bahsetmişken; hem iyi bir anne, hem iyi bir sanatçı olmaya Çalışmak yorucu olsa gerek…

Tabii ki… Özveri ve kendinden fedakârlık etmeyi gerektiren bir şey. İyi bir sanatçı olabilmek için gece geç saatlere kadar Çalışıp, iyi bir anne olarak Çocuklarımla ilgilenebilmek için sabah 7’de kalkıyorum.

- Eğitiminiz boyunca birçok başarılı isimden ders alma şansınız olmuş… İşin pratik eğitim kısmını bir kenara bırakırsak, sanatın teorik yanıyla ilgili, hocalarınızdan neler öğrendiniz?

1999–2000 yılları arasında Yakup Cem Hoca ile Minyatür derslerine başladım. Bize, sanat eseri üretme amacımızın, sadece kendimizi değil başkalarını da yani; eseri gören herkesi memnun etmek olması gerektiğini, kısacası amacın insanlara en güzeli yansıtmak ve onlara en iyiyi sunmak olduğunu söylemişti… Bu sözünü her zaman aklımda tutarım.
2004 yılında Taner Alakuş’tan ders alamaya başladım ve kompozisyon oluşturma konusunda öğrendiklerim gerçekten ufkumu açtı diyebilirim. Minyatürü oluştururken nasıl düşünmem gerektiğini ve belirli bir disiplin içersinde sanatçının kendisini özgürce ifade edebilmesini kendisinden öğrendim.
Hocalarımdan hiç unutamadığım bir başka söz de Semih İrteş hocama ait. Sanat aşkı için; “Bu bir ateş. İçinize düşer, sizi yakar, üstü küllense de kor olarak kalır. Bir gün Çıkar ortaya ve tekrar alevlenir.” demişti. Annemin vefatı ve kızımın doğumu gibi takip eden olaylar nedeniyle ara vermek zorunda kaldığım bir dönem olmuştu. Bu sözün gerçekten ne anlama geldiğini o günlerde tam olarak anladım.

- Öğrenciliğinizin yanında Tezhip alanında eğitmen olarak ders de veriyorsunuz…

Evet, dört yıldır Bostancı Halk eğitim Merkezinde ders veriyorum.

- Sanat öğrenmek kadar öğretmek de sizi mutlu ediyor mu?

Elbette mutlu ediyor. Fakat bildiklerimi eksiksiz ve düzgün bir şekilde yeni başlayanlara öğretmek adına sorumluluğumun Çok büyük olduğunun farkındayım. Hem öğrencilerim hem de sanat adına… Öğrettikçe, yani; verdikçe zenginleşiyor insan. Öğrencilerimin güzel ilerini görmek beni de mutlu ediyor.

- Bilimsel Bitki Çizimi dersimize gelirsek… Nasıl karar verdiniz botanik Çizim dersi almaya?

Aslında yegâne sebebi bu derste öğreneceklerimin minyatür alanında bana yardımcı olacağını düşünmemdi. Daha sonra bu konudaki Çizim örneklerini- özellikle yatay veya dikey kesitte Çizilmiş Çiçek resimlerini- görünce tezhiple de oldukça benzeştiğini fark ettim. Oldukça keyif alarak devam ettiğim bir ders.

- Şu an neler üzerinde Çalışıyorsunuz ve nelerden etkileniyorsunuz?

Şu an özgün ve kendime ait tasarımlar yapmaya Çalışıyorum. Yeni arayışlar içindeyim. Hikâyeler, mitoloji ve tarihi olaylardan yola Çıkarak farklı ve yeni tasarımlar oluşturma Çabasındayım. Bunun için yeniliklere açık olmak ve kendini geliştirmek gerektiğini düşünüyorum. Bence kişi kendini geliştirmedikçe yaptıkları tekrardan öteye geçemez.



Bu Kategoriden...