Bize kısaca hayatınızı anlatır mısınız?
Bence yaşamak büsbütün hazırlıksız yakalandığımız bir fırtına, ben de bu fırtınada savrulmaya 3 Aralık 1986 günü başladım. İlköğretimi bitirdikten sonra eğitimime açık öğretimden devam edip hafızlık yaptım. 15 yaşında ney üflemeye başladım özel bir konservatuarda 4 sene ney ve makam eğitimi aldım, yanı sıra hat ve ud kurslarına da gittim ama bunlar daha amatörce uğraşılar olarak kaldı. Eğitim hayatıma üniversite olarak da açık öğretim fakültesinde devam etmekteyim. Bu arada 2006 yılında evlendim ve İstanbul’a taşındım. 2008 yılında anne oldum bir oğlum var.
Belli ki sanatta birçok alana ilgi duyuyorsunuz sizin için sanat tam olarak neyi ifade ediyor ve sizi sanata yönlendiren şeyler nelerdir?
Toplulukta sessiz, en arkalarda Çekingen bir gözlemci vardır ya; Çocukluğumda ben hep o konumdaydım. Pek arkadaşım yoktu. Çok küçük yaşlarda kalın kitaplar okumak, o kitabın içinde farklı hayatlarda faklı karakter ve düşüncelerde yaşamak benim en sevdiğim oyunumdu. İnsanları, hayatı, farklıları, sıradanları, sıradışıları ve birçok duyguyu doğru veya yanlış satırlardan öğrendim. Sonra zamanla kitap okumamın ve sessizliğimin bana getirisi; içimde biriken serüvenin farkında olmadan yazıya, sanata, yeteneğe dönüştüğünü fark ettim. Neye elimi atsam onu besleyebilyordum. Sanat, yazı, müzik olsun veya resmedilen bir şey olsun sessizliğimin Çığlıkları oluyordu. Ben susuyordum ama yeteneğimin ortaya Çıkardığı eser haykırıyordu.
Bence insanın içinde bir yerlerde yalnızlık duygusu varsa, kendisinde bir parçayı kaybolmuş gibi hissediyor ve arayışa giriyorsa, kafasında ünlem işaretleri ve noktalar yerine soru işaretleri Çoğunluktaysa o kişi konuşamayan ama anlatabilen herşeye ilgi duyar ve onu besleyebilir ve büyütebilir. Benim için de sanat bunun en güzel yoludur. Sanata olan ilgim böyle başladı diyebilirim.
Ve sanatın benim için tam tanımı; “anlaşılmazlığın ifade edilme biçimidir” diyebilirim.
Tezhip sanatıyla tanışmanız nasıl oldu?
Tezhip sanatını isim olarak biliyordum fakat uzaktan uzağa bana uğraşabileceğim bir şey gibi görünmüyordu. Çok sabır istiyordu ve bu da bende mevcut değildi. Oğlumun doğmasına 3 ay kala bir tanıdık tavsiyesiyle ve sadece bir hobi olsun diye Ayşenur Velioğlu hocamızın derslerine başladım. Tezhible tanış oldukça tezhibin bana öğrenebileceğim en güzel şeyi öğretebileceğini keşfettim; SABIR.
Oğlum doğdu ve daha 40 günlük olmadan ben kursa başladım. İstanbul’da oğlumu bırakabileceğim kimsem yoktu, kursa ana kucağıyla ve oğlumla beraber gidiyorduk. Bir yandan ders dinliyor, desen tasarlıyor bir yandan da ayağımla ana kucağını sallıyordum. Çok zaman böyle geçti, ta ki oğlum yürümeye başlayıp da sanatkâr arkadaşlarımın eserleri için tehdit unsuru oluşturana dek. Bu nedenle artık tezhibi bırakmam gerektiğini düşünüyordum ama benim Çocuğumla derse katılmama müsamaha gösteren ilk hocam Ayşenur Velioğlu (Allah ondan razı olsun) bırakmamı istemedi ve Klasik Türk Sanatları Vakfı’nın hafta sonu kurslarına katılmamı tavsiye etti. Çünkü hafta sonları oğlumu eşime bırakma imkanım vardı ve sağolsun kurs hocamız Asiye KAFALIER de derslere devam edebilmem hususunda bana Çok destek oldu.
Asiye hocamızın öğrencisi olduktan sonra tezhibi, tanış olmakla kalmayıp sahiplenmeye,birçok mana boyutuna geçmeye, sevmeye ve en önemlisi sessizliğimi anlatma Çabasından vazgeçip susmayı edep bilmeye başladım.
Desen tasarlarken nasıl Çalışırsınız ve nelere dikkat edersiniz?
Önce etrafını süsleyeceğim ayetin ve hatta surenin meâl ve tefsîrini okuyarak yola Çıkarım. Örneğin bir sure başı süsleyeceksem önce o sûrenin tefsîrini okur, ne için inmiş ,ne zaman inmiş, içerisinde vermek istediği en güçlü mesaj ne bunları anlamaya Çalışırım ve mânâ ile bütünleşebilecek deseni hayal etmeye Çalışırım. Aklıma bir desen gelene kadar yazıyı göz önünden kaldırırım ve hayalimde bir desen oturduğu zaman yazıya müjde verircesine hemen elime alır ve hayalimle bütünleşip bütünleşmediğine bakarım. Zaten gerisi resmetmektir.
Tezhip sanatında başarılı olmak için olmazsa olmazlar sizce nedir? Veya soruyu başka türlü sorarsak; Sizce bu sanatın hakkını vermek için nelere dikkat etmek gerekiyor?
En önemlisi süreklilik arz eden bir düzenle ve disiplinle Çalışmak. Çünkü tezhib sanatında el alışkanlığı Çok önemli bu yüzden ara vermek, Çalışmaların düzensiz olması el alışkanlığını azaltır ve insan bildiklerini kolaylıkla yapamaz hale gelir bir nevî geriler. Tezhib sanatında başarılı olmak içinse hem yetenek hem de bilmek gerekli Çünkü tezhib sadece yetenekle veya sadece bilme ile başarılı olabileceğimiz bir sanat değil.
Son olarak eklemek istediğiniz başka şeyler veya okurlarımıza tavsiyeleriniz var mıdır?
Evet. O kadar zor vakitlere bir şeyler sığdırmaya uğraşıyorum ki… Hem anneyim, hem ev hanımının gerektirdiği işlerim var, bir yandan da ney dersi verdiğim öğrencilerim var , ben bir tezhib öğrencisiyim diğer yandan arada bir resim karalıyorum, yazı yazıyorum. Ve vakti olduğu halde, benim imrendiğim vakitlerini boşlukla dolduran insanlara Çok kızıyorum. Onların vakitlerine sahip olmayı Çok isterdim ben her ne kadar bazı şeyler için geç kalmış olsam da o insanlar için daha erken ve bunun değerini anlamaları için umarım benim kadar geç kalmazlar...