Klasik Türk Sanatları Vakfı

SANATTA DİN ANLAYIŞI

05.04.2011


Pascal, üç tip insanın olduğunu söyler: Allah’ı bulup O’na hizmet edenler, Allah’ı bulamayıp O’nu aramakla meşgul olanlar, Allah’ı bulamamalarına karşın O’nu aramayanlar…

Birinci grup insan duyarlı ve mutlu, sonuncu grup duyarsız ve mutsuzdur. İkinci grup ise mutsuz fakat duyarlıdır.

Bir toplumdaki din anlayışı, bir ırmağın akış yönü gibidir. Irmak akıyorsa, bir yönü olmalıdır. Bir toplum yaşıyorsa, onun bütün fertlerinin, az Çok bilinçli bir biçimde eğilim duyduğu yönü gösteren bir din anlayışının olması gereklidir.
O halde her toplumda bir din anlayışı her zaman mevcuttur. Sanatın aktardığı duyguların standardı daima bu din anlayışıyla değerlendirilmiştir. İnsanlar, sayısız Çeşitlilikteki sanat dalları arasından, din anlayışını gerçek yaşamda işler kılan duyguları aktaran sanatı seçmişlerdir.

Sanatın içeriğinin önemli olması gereklidir; insanî, ahlâkî ve eğitsel yönden.
Bu kurama göre; sanatçı, bir başka deyişle belirli bir yeteneğe sahip insan, devrinde toplumu ilgilendiren en önemli temayı alıp ona sanatsal bir form giydirerek gerçek bir sanat eseri üretebilir. Aynı kurama göre; sanatsal forma sokulmuş dinî, ahlâkî, sosyal ve politik doğrular sanatsal ürünlerdir.

Kilise papazlarından biri, en büyük günahın insanların Tanrı’yı bilmemesi değil, Tanrı’nın yerine başka bir şey oturtmaları olduğunu söylemişti. Sanatta da böyledir. Zamanımızda üst sınıf insanların en büyük talihsizliği, dinsel bir sanatlarının olmayışından ziyade; diğerleri arasından özellikle önemli ve değerli olarak seçilmiş yüce bir dinsel sanat yerine belli insanlara zevk vermeyi amaçlayan ve bu yüzden, sırf seçkinci niteliğiyle, evrensel birlik ilkesiyle Çelişen Çok değersiz ve genellikle zararlı bir sanatı tercih etmeleridir. Dinsel sanat yerine boş ve Çoğunluk acımasız bir sanat kurulmuştur ve bu, yaşamı iyileştirmek ve geliştirmek için yaşamda olması gereken gerçek sanat ihtiyacını insanların dikkatinden uzaklaştırmaktadır.

Geleceğin sanatçısı, geçimini Çeşitli işlerden kazanarak insanlığın ortak yaşamını yaşayacak, sahip olduğu en yüce manevî gücün meyvelerini mümkün olduğunca Çok insanla paylaşmaya Çalışacak. Çünkü başkalarına, kendinde doğan duyguları aktardığında, mutluluğu ve gerçek ödülü elde edecek. Geleceğin sanatçısı, eserlerinin büyük bir yaygınlığa ulaşmasını en büyük zevk sayan bir sanatçının, nasıl o eserlerini belirli bir ücret karşılığında satabildiğini anlamayacak.

Geleceğin sanatı, Çağımızın din anlayışından doğan, istisnasız bütün insanlara açık ve bütün insanlar için doğal olan yaşamı sürdüren bir kişinin yaşadığı duyguların ifade edilmesine dayalı olacak.

Songül YALÇIN
Kaynak: Tolstoy- Sanat Nedir?



Bu Kategoriden...